30.8.08

Japonya 2006 | TÜRKİYE 95-84 Litvanya

Japonya'da yapılan Dünya Şampiyonası'na katılan A Milli Basketbol takımımız başarılı maçların ardından çeyrek finale yükseliyor. Çeyrek finalde Arjantin'e elenen takımımız, klasman maçlarına çıkıyor. Dünya beşinciliği maçına çıkabilmek adına, ilk rakip Litvanya. Bu maçtan tam 12 gün önce grup maçlarında takımımız Litvanya'yı 76-74 yenmiş. Biz ikinci kez mağlup etmek istiyoruz, onlar rövanşı almak istiyor.

Maça fırtına gibi başlıyoruz. İlk periyodun bitimine 2.20 kala skor 14-4 lehimize. İlk periyodu da 19-10 önde kapatıyoruz. İkinci periyod berbat oynuyoruz, periyod skoru 17-4 Litvanya lehine. Devreyi 27-23 yenik kapatıyoruz. Üçüncü periyodda da üstün olan taraf Litvanya, bu periyodu da 48-40 önde kapatıyorlar.

Son periyodun son 2 dakikasına kadar bu farkı korumasını biliyorlar. Maçın bitimine 2 dakika kala skor 67-58 Litvanya lehine. İki faul atışı kazanıyoruz, Kerem Gönlüm atışlarda isabet buluyor ardından top kapıyoruz ve bir basket daha buluyoruz. 1.40 saniye kala farkı 5 sayıya düşürüyoruz, 67-62. Ardından basketlerine, üçlükle karşılık veriyoruz, 69-65. Tam iyi savunma derken ve aslında iyi de savunma yapmışken üçlük yiyoruz. Maçın bitimine 65 saniye var ve skor 72-65 Litvanya lehine. Ardından yine faul atışlarından iki sayı buluyoruz, yine top kapıyoruz ve bir anda dört sayı buluyoruz. 45 saniye kala skor 72-69 oluyor. Tam bu sırada bir basket daha buluyorlar, son 25 saniyeye 74-69 yenik giriyoruz. Ancak pes etmiyoruz Engin'in basketi ile skoru 74-71 yapıyoruz. Faul yapıyoruz, 2'de 1 atıyorlar ve skor 75-71 oluyor.

Ve sonra yukarıdaki videodaki olay gerçekleşiyor. Klişe deyimle, süre bitmeden basketbolda skor belli olmaz lafı anlamını buluyor. Ender faul atışlarından ilkini sokuyor, ikincisini bilerek kaçırıyor, top biraz şansın yardımıyla eline düşüyor, Ender üçlüğü gönderiyor ve skor bir anda 75-75 oluyor. Maç bu skorla uzatmaya gidiyor.

Uzatmanın başında, geri gelmiş olmanın da verdiği hırs ve gaz ile takımımız iyice coşuyor. Üst üste basketlerle öne geçiyoruz, kontrolü ele alıyoruz. Ve skor 86-81 lehimizeyken bu inanılmaz smaç ortaya çıkıveriyor. Ersan İlyasova havada yakaladığı topu smaçlıyor, ben televizyon başında kendimden geçiyorum, bench'imiz coşuyor, galibiyet geliyor.

İlk 30 dakikasında 40 sayı üretebildiğimiz maçın son 15 dakikasında 55 sayı üretiyoruz. 48-40'dan, son periyodda 12 sayıya çıkmış fark'tan, son 2 dakikadaki 9 sayılık fark'tan geri geliyoruz. Geri gelip duraksamıyoruz, maçı 11 sayı farkla, 95-84 kazanıyoruz. Ve dünya beşinciliği için sahaya çıkma hakkı kazanıyoruz. Beşincilik maçını kaybediyoruz ve şampiyonayı altıncı olarak tamamlıyoruz. Ancak üzerinden 2 yıl geçmesine rağmen, unutulmayacak bir maç, bir 45 dakika yaşıyoruz.

Bu güzelliği yaşatan herkese tekrar teşekkürler.

No comments: